Haberler:

Türkiye'nin En Büyük Forum Sitesi

Google

Süleyman Demirel' den .......inciler

Başlatan AHMET BULUT, 05 Şubat 2012, 01:03:43

« önceki - sonraki »
Türk siyasî hayatı çok renkli siyasîlerle dolu ve onların öyle lâfları var ki, kimi fıkra niyetine anlatılıyor, kimi 'Bu kadar da olmaz' dedirtiyor. Bu siyasîlerin en ünlüsü ise Süleyman Demirel... İşte ondan inciler..." [1]

"Verdimse ben verdim, ne olmuş yani? Gerekirse Çankaya'nın bahçesini veririm."

Süleyman Demirel, 9. Cumhurbaşkanı olduğu sırada Koç Üniversitesi'ne Fatih ormanlarından yer tahsisi hakkındaki bir soru üzerine gazetecilere bu hitapla çıkışmıştır.

* * *

"Yollar yürümekle aşınmaz."

Demirel bu sözü, 8 Kasım 1968'de AP Ankara İl Kongresi'nde sokaklara dökülen halk için söylemiştir. Daha sonra da "Kimse beni yanlış çıkarmak için, bakalım yollar yürümekle eskir mi diyerek daha fazla yürümemiştir." diye geliştirmiştir.

* * *

"Dün dündür, bugün bugündür."

* * *

"Kendim için bir şey istiyorsam namerdim."

* * *

"Demokrasilerde çareler tükenmez."

* * *

"Enflasyon düşüyor domatesten biberden buluyorlar. Çıkıyor benden buluyorlar."

* * *

Nurcular kendisini pek severler ve hep Demirel'e oy vermişlerdir. Nitekim Demirel bir seçimde nurculara Kabine'de bakan vereceğini vaat etmiş, fakat Kabine açıklandığında beklenen nurcu bakan çıkmamıştır. Bunun üzerine nurcular da haklı olarak Demirel'e, 'Sayın Demirel hani bizden bir bakan alacaktınız?' diye sormuşlar ve Demirel kendinden beklenen cevabı vermiş:

_ Ben varım ya...

* * *

"Kerhaneleri kapatalım da bizi mi sevsinler."

* * *

Gazeteci:

_ Sayın Demirel, Yıldırım Akbulut için ne düşünüyorsunuz?

Demirel:

"Bulut buluttur, bulutun akı da buluttur garası da, binaenaleyh, üzerine gonuşmaya değmez."

* * *

Demirel Başbakan! 12 Ada konusunda Yunanistan ile yine sorun yaşanmış, karşılıklı kılıçlar çekilmiş. Ertesi gün Kabine toplanmış ve toplantı uzun saatler sürmüş. Dışarıda gazeteciler merakla yapılacak olan açıklamayı bekliyor:

_ Bayın Başbakan, Yunanistan Ege Denizi'nin bir Yunan gölü olduğunu iddia ediyor. Cevabınız ne olacak?

_ Ege bir Yunan gölü deeldir,

Ege bir Türk gölü de deeldir,

Binaenaleyh Ege zaten bir göl de deldir!

* * *

60'lı yıllar... Kıbrıs Mes'elesi nedeniyle İngiltere'yle Türkiye'nin arası kötü. Tam da bu sırada Demirel İngiltere'ye ziyarete gidiyor. Dönüşte gazetecilerle arasında geçen diyalog ise şöyle:

_ Efendim neden İngiliz dışişleri bakanının elini sıktınız?

_ Neresini sıkacaktık gardeşim? [2]

* * *

"Türkiye'de petrol vardı da, tankerlerin hortumuna ağzını dayayarak Nazmiye mi içti?"

* * *

"Ecevit Anadolu çocuğu, Erbakan İslamcıların çocuğu da biz o... çocuğu muyuz?"

* * *

"GAP'ı kimseye gap diye gaptırtmam!"

* * *

Deniz Gezmiş ve arkadaşları asıldığında Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu'nun asılması olayına gönderme yaparak "İşte şimdi durum 3-3 berabere" demiştir.

* * *

"Galibiyetin sahibi çoktur, mağlubiyetin sahibi yoktur. Yenilgi yetimdir!"

* * *

Üniversite ziyaretlerinden birinde sol görüşlü bir öğrenci Demirel'i sıkıştırmaya çalışır.

_ Türkiye'de yapılan her türlü işi sahiplenmek gibi bir âdetiniz var...

_ Sen nerde oturuyorsun?

_ Niye ki? Kadıköy'de!

_ Hah işte buraya her gün gelmek için üstünden geçtiğin köprü var ya

_ Ee evet

_ Onu işte ben yaptım!

* * *

_ Efendim siz bize işsizliği 3 ay içerisinde bitireceğinizi vurgulamış ve 'bunun altını çizin' demiştiniz ben de çizmiştim. Buyurun.

_ Kâğıdı vermene gerek yok. O gün 'altını çizin' demiştim değil mi? Çıkar kalemini tekrar. Al kâğıdı eline bul o satırları. Buldun mu? Hah tamam; şimdi de üstünü çiz! [3]

* * *

"70 Sente muhtacız!"

Türkiye'de 70'lerin sonunda yaşanan ekonomik krize atfen sarf edilmiştir. Demirel dış ticaret açığındaki artışı ve döviz darboğazını bu sözlerle ifade etmiştir.

* * *

Başbakanken bir programda kendisine 'Sizi o bulunduğunuz yerden altı defa indirdiler, hâlâ orada nasıl duruyorsunuz?' diyen gazeteciye:

"Ben altı kere gittiysem yedi kere geldim."

* * *

Kendisine Fenerbahçe'yi mi yoksa Galatasaray'ı mı tuttuğunu soran muhabire cevaben:

"Beşiktaş'ı niye sormuyorsun?"

* * *

"Bana, 'milliyetçiler adam öldürüyor' dedirtemezsiniz."

* * *

Kırıkkale'de Cephane Fabrikası patlamıştı. Neden önlem alınmadığı gazete manşetlerinden inmezken Demirel kendi üslûbuyla olayı değerlendirir:

"Kimin aklına gelir patlayacağı?"

* * *

"Ben bir gün evimde otururken Çankaya'ya çıkayım diyerek çıkmadım."

Duygu Asena'nın ilk popüler olduğu dönemlerde kendisine konu hakkındaki düşünceleri soruldu. Cevap:

"Bunun icabı vardır veya yoktur, bu ayrı bir mes'ele... İcabı yoksa fuzulî bir şey yapılmış olmaz yine de... İcabı varsa feminizm fevkalâde bir şeydir."

* * *

Kendisine yönelik eleştirilere:

"Kızdırmayın adamı bakayım."

* * *

Süleyman Demirel'in, zamanında benzin yokluğu hakkında kendisine gazetecilerden yönelen sorulara verdiği efsanevî cevap:

"Benzin vardı da biz mi içtik?"

Bu cevap şöyle devam etmiştir:

"Su mu daha değerlidir benzin mi? Tabiî ki, su! Benzin içilmez ama su içilir."

* * *

Muhabir:

_ Efendim, derin devlet nedir?

Demirel:

_ "Derin devlet, normal devletin raydan çıkmış halidir."

* * *

Gene bir kış PKK kendi kendisine ateşkes ilân ettiğinde o vazgeçilmez üslûbuyla devletin bakış açısını çok güzel özetler:

"Kan döken insanlar 'Biz kan dökmekten vazgeçtik' derlerse, 'İyi yaptınız, alın size bir mükâfat verelim' denmesi mümkün değil. Kan döken insanlara 'Aman vazgeçmeyin, kan dökmeye devam edin!' demek de mümkün değil. Kan döken insanlar bundan vazgeçerlerse, bu iyi olmadı demek de mümkün değil."

* * *

"Dört kaz teslim etsen, akşama üçünü kaybedip gelir."

1980 öncesinde Bülent Ecevit'e dair söylediği söz.

* * *

"Enkaz devraldık."

Artık bu cümleyi sarf etmeyen hükûmet kalmadı. Seçilir seçilmez ilk olarak 'Enkaz devraldık' diyorlar, ama bu cümleyi siyasî hayatımıza ilk sokan Demirel'in ta kendisidir...

* * *

Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, tartışmalı Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde hiçbir üniversitede protesto gösterisi yapılmamasının dikkat çekici olduğunu ifade etti.

Demirel, "Nerede bu ODTÜ'lü öğrenciler?" diye sordu ve sonra istediği tepkiyi aldı:

ODTÜ Senatosu Çankaya seçimine yönelik sert bir bildiri yayımlayarak cevap verdi.

* * *

"Fırat'ın kenarındaki bir kuzudan ben sorumluyum."

* * *

"Kırk günde kabak yetişmez."

1978'de CHP'nin 40 günde Türkçe bilmeyen öğretmen adaylarını alıp öğretmen yapması için demiştir.

* * *

"Demirel'in eski tayfasının bulunduğu bir ortamda bir gazeteci sorar:

_ Sayın Demirel, Türkiye'nin durumunu tek kelimeyle özetler misiniz?

Demirel:

_ İyi!

Herkes şaşırır, Demirel mevcut duruma iyi demiştir sonuçta ama devam eder:

_ Ama iki kelimeyle özetlememi isterseniz iyi değil!

* * *

Demirel Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmek için tarih alma konusunu şu fıkrayla değerlendirmiştir:

"Avrupa Birliği'ne girmek isteyenler sınava alınıyor. Bulgaristan sınava giriyor, 'Atom bombası ne zaman atıldı' diye soruyorlar. '1945' diyor, 'Geçtin' deniyor. Daha sonra Romanya sınava giriyor. 'Atom bombası nereye atıldı?' deniyor, 'Japonya' diyor, 'Sen de geçtin' deniyor.

Türkiye'ye sıra gelince 'Atom bombası atıldıktan sonra ölenlerin isimleri, soyadları, doğum yerleri, mesleklerini söyle' deniyor.

Şartlar ne kadar ağır olursa olsun Türkiye ve Avrupa sıkıntıları aşacaktır ve Türkiye, AB'nin tam üyesi olacaktır."

* * *

"Türbanlılar Arabistan'da okusun."

* * *

Erzurum depreminde Demirel'in mühendisliğini yaptığı bina yıkılmıştır. Demirel'in buna cevabı şöyle olur:

"O bina 35 yıl ayakta durdu diye kimse takdir etmiyor da, niye yıkıldı diye herkes eleştiriyor."

* * *

"Kim ne veriyorsa ben beş bin fazlasını veriyorum."

Süleyman Demirel 1991 Genel Seçimi öncesinde tütün destek alımları vakti gelince kim ne veriyorsa 5000 TL fazla vereceğini beyan etmişti.

* * *

Üniversite toplantılarından biri! Öğrenci ters köşeye yatıracak bir soru sordu:

_ Sizin zamanınızda x yapılınca y kötüye gitti, y yapılınca x kötüye gitti. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Soru öyle ters bir soruydu ki, x veya y'den birini övecek olsa, diğerini kötülemiş olacaktı.

Demirel hiç istifini bozmadan cevap verdi:

"Sorunun yanlış sorulması, cevabı yanlış kılar!"

* * *

Kendisine siyasete dönüp dönmeyeceğine yönelik soruya şu cevabı vermiştir:

"Pırlanta büyük, yüzük yapamıyorsunuz. Ama pırlanta olduğu için kaldırıma da koyamıyorsunuz."

* * *

"Siyaset şapkadır, devlet ise baş. Bu yüzden kafayı eskitmemek gerekir."

* * *

"Memleket meseleleri bir parkta oturarak halledilseydi, çok büyük bir park yaptırır hep beraber içinde otururduk."

* * *

Başbakanlık kapısında bekleyen bir atı ölmüş, ama iki at parası isteyen yaşlı amcaya şöyle cevap veriyor:

"Niye biz mi öldürdük?"

* * *

"Mizah bir yumruktur, ne zaman kime vuracağı belli olmaz."
Mesajı Paylaş


  • Gösterim 4,007 
  • Fıkra Ve Karikatür
  • 1 Yanıtlar






Ey gidi eyyyy kimler geldi kimler geçti arenadan. Her gelen sömürdü sömürdü. Kimi limon gbi sıktı. Kimi kemerleri sıktı. Neticede hep ezilen halk oldu.  Ezsinler bakalım gurebayı çıkar elbet onun da ahı.

Mesajı Paylaş
[IMG]http://i61.tinypic.com/2mpx3sw.png[/img]<br /><br />www.kuluckadunyasi.com


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter


Yasal Uyarı

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Kuluçkadünyası.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Kuluçkadünyası.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.