Burun....
Bir köpeğin burnunun iyi olması onun en önemli özelliğidir. Eğer burnu iyi değilse o köpekten iyi bir av beklemekte yanlış olur. Bir insanda ortalama 5-10 milyon koku alma hücresi varken, ortalama bir köpekte bu sayı yaklaşık 220 milyondur. Her köpeğin koku alma özelliği vardır ama bu yetenek köpekten köpeğe farklılık göstermektedir. Bundan dolayı rasgele köpek almak ya da rasgele yerine bu özelliklere dikkat eden bir yetiştiriciden yavru almak yerinde olur.
Arama yeteneği.....
Bu yetenekte iyi bir av köpeğinde olması gereken bir özelliktir. Arama sırasında köpek hırs ve ilgi göstermelidir. Avlandığı araziyi boylu boyunca gezmeli, aranmadık nokta bırakmamalıdır.
Ferma....
Stili, göze hoş görünen sert bir ferma vermelidir. Kuşu bulup süklüm püklüm ferma veren bir köpekle tüm kasları gerilmiş, ava yoğunlaşmış bir ferma arasında dünyalar kadar fark vardır.
İşbirliği.....
Köpek ve siz bir ekipsiniz. Amacınızda av yapmak. Köpeğiniz av halinde sizine işbirliği halinde olmalı, alıp başını gitmemelidir. Ama bu işbirliği köpeğin sizin sadece 10 metre önünde av yapmasıyla karıştırılmamalıdır. Gereğinde olabildiğice açılabilmeli ama fermayı da sağlam vererek sizi beklemelidir. ( Bu durum biz Türk avcılarının çoğuna uymamaktadır ne yazık ki. Onlara göre köpek sahibinin dizinin dibinden ayrılmamalıdır. Ben ise tam tersini düşünüyorum. Zaten dibimden kuş kaldıracaksa niye köpek besleyeyim ki? Bende uçurabilirim o kuşları. Benim köpeklerim hiçbir zaman benim çok yakınımda, dibimde gezmezler. En yakın 30 metre ve koşarak avlanırlar. Bu durumu gören bazı avcılar köpeklerimin av yapmadığını, deli gibi koştuğunu söyleyebilir. Bıldırcının son zamanı 2 yaşlı avcıyla karşılaştım. Yanlarında 10 metreden fazla açılmayan bir köpek vardı. Benim köpeklerin dört nala koşarak avlandıklarını görünce ?bu köpeklerle av hayatta yapılmaz? dediler. Ben yarım saat içinde 4 bıldırcın vurdum, onlar tüfek dahi atamadılar. Fermaları ve yavrunun büyüye yaptığı patrone fermaları görünce hiç seslerini çıkarmadılar. Benim avantajım köpeklerin açık gezerek olabildiğince çok yeri aramış olmaları ve kuşu bulunca da fermaları verip beni beklemeleriydi. )
